Astronotlar "Sıfır Yer Çekimi" Ortamına Nasıl Uyum Sağlar?
Uluslararası Uzay İstasyonu gibi yerlerdeki "sıfır yer çekimi" aslında tam bir yer çekimsizlik değil, sürekli bir "serbest düşüş" halidir. Bu mikro yer çekimi ortamı, insan vücudu üzerinde bir dizi fizyolojik ve psikolojik etkiye neden olur ve astronotların bu duruma uyum sağlaması gerekir.
Fizyolojik Uyum: Vücut sıvıları, yer çekimi olmayınca bacaklarda toplanmak yerine yukarı doğru, göğse ve başa doğru kayar. Bu, astronotların yüzlerinin şişkin görünmesine ve burunlarının tıkalı olmasına neden olur. Ayrıca, kemikler ve kaslar, onları destekleyecek bir ağırlık olmadığı için zayıflamaya başlar. Bunu önlemek için, astronotlar her gün yaklaşık iki saat boyunca, kendilerini koşu bandına bağlayarak veya özel dirençli aletlerle egzersiz yapmak zorundadır. Denge sistemleri de (iç kulak) bu yeni ortamda şaşkına döner ve bu da ilk günlerde "uzay tutması"na neden olabilir.
Psikolojik ve Pratik Uyum: Astronotlar, basit görevleri bile yeniden öğrenmek zorundadır. Bir aleti bıraktığınızda düşmez, havada süzülür. Uyurken, kendilerini bir uyku tulumu içinde duvara bağlamaları gerekir. Yemek yemek, sıvı içmek ve kişisel hijyen gibi tüm eylemler, eşyaların ve sıvıların etrafta uçuşmasını önleyecek özel tasarlanmış ekipmanlar gerektirir.
Kelimeler: astronot, sıfır yer çekimi, mikro yer çekimi, uzay, uzay istasyonu, insan vücudu, adaptasyon
İlgini Çekebilir
Psikolojide "Hale Etkisi" (Halo Effect) Nedir?
Hale etkisi (Halo Effect), bir kişi veya marka hakkında sahip olduğumuz olumlu bir ilk izlenimin (örneğin, fiziksel çekicilik, cana yakınlık), o kişin
Görüntüle